31 Ağustos 2021 Salı

Katledilişinin 34.Yılında Naci El Ali

 

Çizim:Rodriguez


SİYONİZMİ RAHATSIZ EDEN
NACİ EL – ALİ yi
Saygıyla Anıyoruz

HOMUR Mizah Grubu’nun katillerinin izinde sürdürdüğü mücadelesi sürüyor.
29 Ağustos 1987 tarihinde Londra’da çalışmakta olduğu gazeteye giderken çizgilerinden rahatsız oldukları meslektaşımız Naci El Ali’yi tetikçileri İsrail Gizli Servisi Mossad a katlettirdikleri Ortadoğu’yu kana bulayan Emperyalistleri bir kere daha bu vesile ile kınıyor, Naci El Ali’nin çizgilerinin ışığında mücadelemizi sürdürüyor bu vesile ile Filistin Halkıyla Dayanışmamızı yineliyoruz.

HOMUR
Mizah ve Karikatür Grubu


Naci el-Ali (Arapça: ناجي سليم حسين العلي)(d. 1938, Filistin - ö. 29 Ağustos 1987, İngiltere), Filistinli karikatürist.
İsrail işgali sebebiyle ailesiyle beraber küçük yaşta Filistin'den göç etmek zorunda kaldı. Bir süre Lübnan'daki Aynu’l-Hilva Mülteci Kampı’nda yaşadı.[1] Sabra ve Şatilla Katliamı'na bizzat tanıklık etti.

Küçük yaşta yaşadıkları kendisini derinden etkiledi ve gençlik döneminde Arap milliyetçilik hareketlerine katıldı. 1960 yılında Lübnan Güzel Sanatlar Akademisi'nden mezun oldu. Özellikle Filistin davasına vurgu yapan karikatürleriyle kısa zamanda fark edildi. Çeşitli yayınlarda yer alan çizimleriyle ilgi gördü.
 
Naci el-Ali Hanzala'yı, insanlığın Filistin'de yaşananlara sessiz kalmasından ötürü bir küskünlüğün ifadesi olarak sürekli sırtı dönük halde resmetmiştir
Filistin'in en ünlü sanatçılarından biri olarak kabul edilen Naci el-Ali, 40.000'in üzerinde karikatür çizdi. En önemli çizgi karakteri olan Hanzala, Filistin'in verdiği özgürlük mücadelesinin sembollerinden biri oldu.

22 Temmuz 1987'de Londra'da uğradığı bir suikast sonucu vefat etti. Ali el Naci'nin katili bulunamadı.Suikastten Mossad sorumlu tutuldu. Ölümünden sonra Dünya Gazeteler Birliğince 'Golden Pen of Freedom' ödülüne layık bulundu.

Naci el-Ali’nin oğlu Halid el-Ali, AA muhabirine babasını, onun dünyaya bakışını ve çizimlerini anlattı. Halid el-Ali, babasının 1936’da Filistin’deki Ash Shajara köyünde doğduğunu ve 1948’de ailesiyle buradan ayrılmaya zorlanana kadar köyünde yaşadığını belirterek, “11-12 yaşlarındaydı. Binlerce Filistinli ile birlikte Filistin’den zorla çıkarıldı. Ailesiyle Lübnan’ın güneyinde bulunan Einal Hilweh kampında kaldığını söyledi.Kamp yaşamının zorluğundan bahseden Ali, “Babam ve ailesi, evlerinden, hayatlarından, tarlalarından sürüldüler. Aniden bir çadırda buldular kendilerini. İş yok, meslek yok, temelde güvenecek hiçbir şeyleri yok. Çok kötü, travmatik bir deneyim. Bu deneyim onun yakasını, tıpkı binlerce Filistinlinin olduğu gibi hiç bırakmadı.” diye konuştu.

Atila Atala






Hiç yorum yok: