27 Ocak 2018 Cumartesi

MUSTAFA SUPHİ VE 14 YOLDAŞI



1921 yılının 28 Ocağı'nı 29'a bağlayan gecesi 14 yoldaşı ile birlikte Trabzon'dan Sovyetler'e geri gönderilmek için bindirildikleri teknede Kayıkçılar Kahyası Yahya Kahya tarafından öldürüldüler...


Nazım Hikmet’ten Mustafa Suphi ve yoldaşlarına şiirler


KALBİM
Göğsümde 15 yara var!.
Saplandı göğsüme 15 kara saplı bıçak!..
Kalbim yine çarpıyor,
kalbim yine çarpacak!!!

*

Göğsümde 15 yara var!
Sarıldı 15 yarama
kara kaygan yılanlar gibi karanlık sular!
Karadeniz boğmak istiyor beni,
boğmak istiyor beni,
kanlı karanlık sular!!!


Saplandı göğsüme 15 kara saplı bıçak.
Kalbim yine çarpıyor,
kalbim yine çarpacak!…

*
Göğsümde 15 yara var!.
Deldiler göğsümü 15 yerinden,
sandılar ki vurmaz artık kalbim kederinden!
Kalbim yine çarpıyor,
kalbim yine çarpacak!!!

Yandı 15 yaramdam 15 alev,
kırıldı göğsümde 15 kara saplı bıçak..
Kalbim
kanlı bir bayrak gibi çarpıyor,
ÇAR-PA-CAK!!

1925


ONBEŞLERİN KİTABESİ
Kazıdık onbeşlerin ismini,
Kanlı kızıl bir mermere!
Bir çelik aynadır gözlerimiz,
Onbeşlerin resmini
Görmek isteyenlere,..
(Nazım Hikmet / Şubat 1925)

ONBEŞLER İÇİN
Yangınlara fazla bakan gözler yaşarmaz
Alnı kızıl yıldızlı baş secdeye varmaz
Dövüşenler ölenlerin tutmaz yasını

Yine fakat bir yıldırım zulmeti yırtsa
Sağır göğün koynundaki çanı haykırtsa
Anıyoruz göğsünüzün son sayhasını

Eski cihan yeni cihan önünde eğil!
Aramızdan birkaç yoldaş ayırmak değil,
Her ne yapsan varacağız emelimize!

Karadeniz… bunu duysun derinliklerin:
O ateşli göğüsleri delen hançerin
Kabzasını alacağız biz elimize!
Nazım Hikmet – Vala Nurettin (Batum, 1922)


Hiç yorum yok: