Eylül ayı hem bizim tarihimiz hem de dünya tarihi açısından
kara günler içermektedir…
1955 yılının 6-7 Eylül günleri tarihimizin utanç günleridir;
ciddi bir kırılma noktasıdır. Bu topraklarda doğmuş, bu toprakların insanı olan
“azınlık” olarak isimlendirdiğimiz farklı dinlere mensup insanlara yapılan
vahşet ne yazık ki bu güzelliklerin bu topraklardan uzaklaşmasına neden
olmuştur…
 |
| Provokasyonu başlatan sahte haberin manşeti |
 |
| Gözü dönenler her yere saldırdı |
 |
| Ve sonuç |
11 Eylül 1973 tarihi Şili tarihinin utanç günüdür… Şili’nin
sosyalist lideri Allende, Faşist General Pinochet’in ABD destekli darbesi
sonucu devrilmiş ve öldürülmüştür. Şili uzun süre düştüğü karanlıktan
çıkamamıştır…
 |
| Allende |
 |
| Pinochet ve ekibi |
12 Eylül 1980’de ise Şili’nin başına gelenin bir başka şekli bizim başımıza geldi. Önce uzun süre ülkeyi bir kaos ortamına sürükleyip “darbe şartlarını” olgunlaştıranlar sonunda Kenan Evren aracılığıyla gereken darbeyi yaptı; aynı gün CİA temsilcisi merkeze müjdeyi verdi;
“Bizim çocuklar işi becerdi”…
Çok ağır oldu 12 Eylül’ün bilançosu…
650 bin kişi gözaltına alındı. 1.5 milyon kişi fişlendi. 230
bin kişi yargılandı. 7 bin kişi için idam cezası istendi. 50 kişi idam edildi.
30 bin kişi işsiz kaldı, 14 bin kişi yurttaşlıktan çıkarıldı. 30 bini kişi
ülkeyi terk etmek zorunda kaldı. 171 kişinin işkencede öldürüldüğü belgelendi.
Cezaevlerinde toplum 299 kişi yaşamını yitirdi.
 |
| Latuff |
11 Eylül 2001… Bugün dünya sınırlarının yeniden çizilmesinin başlangıcıdır. Görünürde El-Kaide tarafından kaçırılan iki uçak Dünya Ticaret Merkezi’ne çarparak 3000’e yakın kişinin hayatına mal olmuştur. Ancak kimi iddialara göre 11 Eylül olayları Amerikan hükümeti ve gizli servisleri tarafından uygulanan bir sahte bayrak operasyonudur, Orta Doğu ve Afganistan'a yönelik işgal faaliyetlerini meşrulaştırmak, ülke ve dünya kamuoyunun desteğini almak amacıyla düzenlenmiş senaryolardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder