27 Kasım 2009 Cuma

RABBİM "ANKARA" DEDİ

Gündem gene mizahı solladı, mizahçılar gene yaya kaldı…
Eski maliye bakanımız Kemal Unakıtan beyefendinin muhterem zevceleri Ahsen Hanımefendi bayram tatilini Kıbrıs’da geçirmeye niyet etmiş. En doğal hakkıdır, belki de rabbi “Lefkoşa” demiştir.
Ahsen Hanım İstanbul Yeşilköy havaalanına gitmiş, hemen VİP bölümüne buyur etmişler. Temel adlı genel müdürün idaresindeki havaalanı yetkilileri bu konuda çok hassastırlar. Bu kez apronda deve kesmeye kalkmasalar da hanımefendiye izzet ikramdan kaçınmamışlar.
Lakin o sırada pistte iki uçak varmış.
Biri Lefkoşa’ya gidecek olan Ankara isimli uçak,
diğeri de Ankara’ya gidecek olan başka bir uçak…
Temel adlı genel müdürün idaresindeki kişiler için yeteri kadar kafa karıştıracak bir durumdur bu; nitekim de karışmış…
Ahsen yengemiz Lefkoşa’ya gidecek Ankara uçağına bindirilecek yerde Ankara’ya gidecek olan başka uçağa bindirilmiş…
Yengemiz Kıbrıs niyetine inmiş Esenboğa’da, tabii orada da bir izzet bir ikram…
Karşılayan hostes kızın yanağını okşamış;
“Ah canııım, sen ne zaman buraya tayin oldun, daha geçen gün Ankara’daydın” diye…
Kızcağız afallamış;
“Eyvah hanımefendiye bir haller oldu” diye düşünmüş…
Ahsen Hanım neden sonra acı gerçeğin farkına varmış ve haklı olarak köpürmüş;
“Tiz bana çabuk bulun o Temel müdürü” demiş…
İstanbul’daki Temel adlı genel müdür ilk uçağa atlayıp huzura çıkmış;
“Af buyurun bir hatadır oldu, ama beterin beteri vardır; sizi yanlışlıkla İbiza adasına da yollayabilirdik” diye el etek öpmüş…
Ahsen yenge fırsat bu fırsat diye isteğini söylemiş…
“Bi şartla affederim, Kemal’le bana ömür boyu bedava bilet vereceksiniz…”
Eh gene de insaflı davranmış; belki de aklına gelmemiştir o anda.
Yoksa öte tarafta kullanmak üzere neler neler isteyebilirdi…
Atay SÖZER

Hiç yorum yok: