25 Haziran 2021 Cuma

2021 Rıfat Ilgaz Roman Ödülü Atay Sözer'in

 


Cide Belediyesi tarafından günümüzde toplumcu gerçekçi edebiyatı yaşatmak ve yazınımıza yeni yazarlar/yapıtlar kazandırmak amacıyla, Türk edebiyatının çınarı Rıfat Ilgaz adına düzenlenen roman yarışması sonuçlandı. 20 Nisan’da başvurusu sona eren yarışmaya 68 roman dosyası katıldı. Seçici Kurul, uzun soluklu bir çalışma sonucunda Homur yazarlarından Atay Sözer’in “Dünyanın En Kötü Avukatı” adlı romanını birincilik ödülüne layık gördü.

Feyza HEPÇİLİNGİRLER, Eren AYSAN, Öner YAĞCI, Mehmet SAYDUR ve Hidayet KARAKUŞ’tan oluşan Seçici Kurul, korona virüsü nedeniyle 25/06/2021 Cuma günü online olarak yaptığı toplantı sonrasında “Dünyanın En Kötü Avukatı” romanının günümüzün ülkeyle ilgili önemli bir sorunsalını, dinsel örgütlenmenin tırmandığı yerleri, vardığı boyutu işlemesi; sağlam bir kurguyla örüntüsünde kadın sorununa değinmesi, alaysamalı bir dil kullanarak gerçekçi bir anlatımla romanlaştırması açısından 2021 RIFAT ILGAZ ÖDÜLÜ’ne değer görüldüğünü açıkladı.

Ödül Töreni 9-11 Temmuz’da düzenlenecek olan Cide Rıfat Ilgaz Sarıyazma Festivali’nde yapılacak.


ATAY SÖZER KİMDİR?

12 Tem­muz 1959 yı­lın­da İstan­bul’da doğdu. MSÜ Si­ne­ma-Tv Bö­lü­mün­den mezun oldu. Si­ne­ma­da yö­net­men yar­dım­cı­lı­ğı yaptı, çe­şit­li si­ne­ma ve Tv di­zi­si­nin se­nar­yo­su­nu yazdı. Cum­hu­ri­yet, Ev­ren­sel, Gır­gır, Öteki İstan­bul gibi ya­yın­lar­da mizah ya­zar­lı­ğı ve ka­ri­ka­tü­rist­lik yaptı. “Mo­bi­dik” çocuk der­gi­sin­de ya­zı­lar yazdı.

Ar­ka­daş­la­rıy­la Homur Mizah Grubu’nu kurdu, bu çatı al­tın­da Homur, Ho­mur­cuk, ve Kır­mı­zı Metal Ka­rın­ca çocuk der­gi­le­ri­nin edi­tör­lü­ğü­nü yaptı. “İstan­bul Ger­çe­ği” in­ter­net ga­ze­te­si ya­zar­la­rın­dan­dır.

Kirpi (Sulhi Dölek’in ro­ma­nın­dan uyar­la­ma), İçim­de­ki İnsan (İrfan Yal­çın’ın Fa­re­yi Öl­dür­mek ro­ma­nın­dan uyar­la­ma) si­ne­ma film­le­riy­le Ku­run­tu Aile­si, Ben Ol­say­dım, Biz Bize Ben­ze­riz, Dünya Hali, Ze­ki-Me­tin­ce, Has­ta­ne, Ay­şe­cik, Çiçek Taksi, Ah Polis Olsam gibi Tv di­zi­le­ri­nin se­nar­yo­la­rı­nı yazdı.

Bir Kap­lum­ba­ğa­nın Ha­ya­tı, Elden Ele İstan­bul ve Kitap Kaç­kın­la­rı se­nar­yo­la­rıy­la Kül­tür Ba­kan­lı­ğın­dan yazım ve yapım des­tek­le­ri aldı.

Ya­yın­lan­mış Ki­tap­la­rı:
Gül­la­bi­ci
Laz Gü­ver­cin
Dam­dan Düşen Baş­ba­kan
Ka­fa­daş­lar (Çocuk Ki­ta­bı)
Da­lın­dan Düş­me­yen Yap­rak (Çocuk Ki­ta­bı)
Kitap Kaç­kın­la­rı 1-Gü­zel Atlar Ül­ke­si (Çocuk Ki­ta­bı)
Kitap Kaç­kın­la­rı 2- Söy­len­ce De­dek­tif­le­ri (Çocuk Ki­ta­bı)
Kitap Kaç­kın­la­rı 3-Düş­ler Ki­ta­bı­nın Şif­re­si
Dün­ya­yı Kur­ta­ran Arı (Çocuk Ki­ta­bı)
Ben Sizin Bil­di­ği­niz Sı­nav­lar­dan De­ği­lim (Çocuk Ki­ta­bı)

Ödül­le­ri:
İnkı­lâp Ya­yı­ne­vi “Aziz Nesin Gül­me­ce Öy­kü­sü” ödü­lü- “Gül­la­bi­ci” adlı ki­ta­bıy­la 1996
Ak­şe­hir Nas­red­din Hoca Gül­me­ce Öy­kü­sü Ya­rış­ma­sı “Ba­şa­rı Ödülü” – 1996
Çağ­daş Ya­şa­mı Des­tek­le­me Der­ne­ği, Rıfat Ilgaz Gül­me­ce Ya­rış­ma­sı Özen­dir­me Ödülü” 1997
Çocuk Hak­la­rı Ka­ri­ka­tür ya­rış­ma­sı Ba­şa­rı Ödülü, 1978
Abdi İpekçi Ka­ri­ka­tür ya­rış­ma­sı, ikin­ci­lik ödülü; 1984
Ak­şe­hir Nas­red­din Hoca Öykü Ya­rış­ma­sı 2.Ödülü 2007
19.​Nehar Tüb­lek Ka­ri­ka­tür Ya­rış­ma­sı-Bi­rin­ci­lik Ödülü
23.​Adana Film Fes­ti­va­li, Se­nar­yo Ya­rış­ma­sı “Allah’ın Adamı” se­nar­yo­suy­la Mu­zaf­fer İzgü Ödülü
2021 Rıfat Ilgaz Roman Ödülü, Dünyanın En Kötü Avukatı







15 Haziran 2021 Salı

 


İki Uzun Gün ve Bir Uzun Yürüyüş

Yapım:Birleşik Metal-İş

Senaryo: Kamil Ateşoğulları

Seslendiren: Ümit Dolu

Kurgu: Gürşat Özdamar

Haziran 2016

İKİ UZUN GÜN VE BİR UZUN YÜRÜYÜŞ

10 Haziran 2021 Perşembe

Karikatürist Kaan Ertem Hayatını Kaybetti

 


1968 yılında istanbul'da doğan Kaan Ertem, küçük yaşlarından itibaren elinden kalem düşürmemesinin karşılığını 1983'de ünlü karikatürist Semih Balcıoğlu'nun eleştirisiyle beraber Bulvar Gazetesi'nde yayınlanan ilk karikatürüyle aldı. Kaan Ertem, Limon mizah dergisinde başladığı 1988 yılına değin beş yılını kendisini karikatür çizme konusunda geliştirmeye ayırdı. Bu tarihten itibaren önce Limon, ardından da Leman ve L-Manyak dergilerinde çalışmaları yayınlandı.

1995 yılında Marmara Üniversitesi Resim-İş Bölümü'nden mezun oldu ve İstanbul Teknik Üniversite'deki yüksek lisans eğitimini tamamlamadan buradan ayrılarak eğitimine nokta koydu. Ertem, çizdiği karikatür ve çizgi roman öykülerinde ağırlıklı olarak şehir hayatı içinde sıkışıp kalmış insanların yaşantılarını ve yaşama bakışlarını konu edindi.

Yarattığı pek çok karakter ve başlıkta toplumun hemen her kesimden insan tipleri yer aldı. 1992 yılında Limon'da hazırlamaya başladığı Öğreten Adam ve Oğlu, kendi tecrübelerine dayanarak hayatın detaylarını oğluna ısrarla öğretmeye çalışan bir baba ve onu pek umursamayan oğlu karakterize edildi. 

1994'den itibaren çizdiği Erkut Abi ve ilk kez 1996 yılında yayına giren Zıçan Adam tiplerinde ise, yapılan bireysel ve toplumsal hataları cezalandırma içgüdüsü öne çıkartıldı. Ertem'in bir diğer başarılı bant karakteri ise Leman'da uzun yıllardır çizdiği Erdener Abi oldu.

Marjinal bir karakterizasyonla sunduğu bu karakterini yanı sıra, L-Manyak dergisi için yarattığı Ezik Şarkıcı Altuğ adlı birer sayfalık maceralar yaşayan bir| başkası izledi. Ayrıca Ocak 1996 tarihli ilk sayısından itibaren yaklaşık bir yıl boyunca L-Manyak dergisinde 2001 Feza Fatihleri başlıklı devamlı öyküsü olan mizahi bir bilimkurgu çizgiroman hazırladı. Çizerin yayınlanmış üç karikatür albümü bulunuyor: 1995'de Dengeli Beslenme, 1997'de Öğreten Adam ve Oğlu ile 2001'de basılan Erdener Abi. 

KAYNAK :Gazete Duvar


5 Haziran 2021 Cumartesi

İbrahim Güngör'ü Anarken




1979 yılının 6 Haziran'da henüz 20 yaşındayken faşist katillerce işkence edilip katledilip bir battaniyeye sarılıp bir köşeye atılan karikatürcü dostumuz İbrahim Güngör'ü anıyoruz katileri hala aramızda. Fali meçhullerin yavaş yavaş belirmeye başladığı bu günlerde umarız İbrahim'in katilleri de belirlenir.
İbrahim'i kuzeni Serhat Tomur'un yazdığı bir şiirle anıyoruz.

HAYKIRAN ÇİZGİLER

sakallı bir aydınlık!
karanlıkta upuzun 
ellerinde savaşmıştı
uluyan çizgilerle 
ve kırılırken kalemi
kanamıştı yapayalnız
ellerine gömmüştü 
hesapsız ve arkasızca
karanlıktaki köpeklerin
en zalim havlamalarını
battaniyeye sarılı güneş! 
sakalı terli
kimsesiz ve sıcak
bakıyordu çaresiz
dağlattığı yüreklere
ellerinde hür 
çizgiler haykırmıştı
sahipsiz
/ ı ş ı t a ca k t ı 
i n a d ı n a   k a r a n l ı ğ ı…/
SCREAMING DRAWINGS 
A light beard!
The longest in the dark
On its hands, had fought 
with the drawings howling
And while its pen 
had been broken
Bled all alone
Buried in its hands
Without calling to account 
and unbacked
The most cruel barking 
of the dogs 
in the darkness
The light into the blanket!
Its beard was sweaty 
Alone and warm
Looking at the hearts 
that was branded, helpless
On its hands, the free drawings 
had screamed, unclaimed 
/ w o u l d   i l l u m i n a t e   t h e   d a r k n e s s 
b y   h i s   p e r s i s t e n ce … / 
Çeviri: Serhat Tomur


İbrahim en son Hababam Sınıfı Tatilde filminde
oynamıştı




Çizim:Erdoğan Karayel

Bir karikatür dostunu yitirdik

 Bir karikatür dostunu Mimar Kudret Gül’ü kaybettik.

Yakın dostu olan ilk Türk filmini çeken Fuat Uzkınay’ın oğlu mimar, karikatürcü Erdoğan Uzkınay’ın vefatından sonra dağınık haldeki karikatür arşivini toparlayıp çeşitli yerlerde sergilemişti, HOMUR olarak Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde 2001’ de açtığı sergiye destek vermiştik.

Kudret Gül’ü ve Erdoğan Uzkınay’ı bir kez daha anıyoruz.


Portre:Erdoğan Karayel

Nazım Hikmet Kültür Merkezi
sergi açılışında Kudret Gül




2 Haziran 2021 Çarşamba

Prof.Dr.Barış Baklan Söyleşisi

 

HOMUR'un da çizerlerinden olan  Prof.Dr. Barış Baklan'ın Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi ONLİNE ÇARŞAMBA ETKİNLİKLERİnde "Hekimlik, Sanat, v.s." üzerine Öğretim Görevlisi Didem Öz'le yaptığı söyleşi.




Barış Baklan Söyleşi

2 Haziran'dan 3 Haziran'a Orhan Kemal ve Nazım Hikmet

 


2 Haziran'dan 3 Haziran'a Orhan Kemal ve Nazım Hikmet  

70x100 cm, Kağıt Üzerine Akrilik,2021, İstanbul, Ressam Haydar Özay


2021'in haziran ayına doğru yaklaşırken, 3 Haziran 1963'ü Nazım Hikmet'i  ve 2 Haziran 1970'i Orhan Kemal'i  birlikte hatırlayan  bir resim, ressam Haydar Özay'ın Orhan Kemal ve Nazım Hikmet resmi, Gezi Resmi'nin ressamı  Haydar Özay'ın kapsamlı şekilde ele aldığı Nazım Hikmet resimleri sergilere dönüştü, posterleşti, kartpostallara  PTT pullarına yansıdı. Pandemi koşullarında paylaştığı Engels ve Rosa Luxemburg resimlerinden sonra bu resminde Nazım Hikmet ve Orhan Kemal'i birlikte hatırladı ve resmetti.

Ressam Haydar Özay  hafızalarında yer eden  konuları  seçiyor,  sıradışı mekanlarda atölyeler kuruyor. 2006'da Şan Tiyatrosu harabesinde 70 metrekarelik Büyük İstanbul Resmi'ni  yaptı. 2015'te Mimarlar Odası terasında bir atölye oluşturarak bu çizgisini sürdürdü. Bir yıl boyunca çalışarak tamamladığı Gezi direnişinde hayatını kaybedenleri bir araya getiren 50 metrekarelik anıtsal Gezi Resmi İle bir tarih ressamına dönüştü. Gezi'nin Ressamı, Nazım Hikmet ressamı olarakta biliniyor son yıllarda.

Geçtiğimiz aylarda yaptığı Engels ve Rosa Luxemburg resimleri de büyük ilgi gören Haydar Özay,büyük devrimcilere olan ilgisini   sürdürürken, bir yandanda edebiyatı, şiiri, tiyatroyu resim dünyasının merkezine  koymuş görünüyor.

    Ressam Haydar Özay anlatıyor:  

    Nazım Hikmet ve Orhan Kemal'in bir arada , eski cumbalı evler, gecekondular gramofon, lamba, kedi ve kitaplar , denizin,martıların, Galata Köprüsü değil Unkapanı Köprüsü ve Bozdoğan kemeri gibi ayrıntıların olduğu bir İstanbul manzarası önündeler. Orhan Kemal'in yaşadığı ve kitaplarına yansıyan bir yere işaret ediyor bu bakış. Küçükpazar, Cibali, Balat gibi semtlerin olduğu bir yer

    Nazım Hikmet rüzgarda salınan bir söğüt ağacının dallarıyla birlikte. bir hatıra olarak giriyor resme sanki. Nazım Hikmet, Orhan Kemal'in kitaplarına ve ona olan sevgisini gösteriyor. bir karanfil uzatıyor. .Orhan Kemal dört tane kitap tutuyor. İki cildin yanında Orhan Kemal yazıyor. Bu ciltlerden birisinin bize görünen yüzünde el yazısıyla   Bereketli Topraklar Üzerinde yazıyor. Kemal cildi olan diğer cildin Bereketli Topraklar Üzerinde'nin devamı olan Gurbet Kuşları olduğunu düşündüm. Yine bu iki kitabın altında 3,5 yıl yazan ve ölümsüzlük işaretli Nazım'la ilgili hapishane anılarını anlatan, Orhan Kemal'in 1965'te yayınladığı Nazım Hikmet'le 3.5 Yıl isimli anı kitabı.

     2 Haziran 1970'i ve  3 Haziran 1963'ü beraber hatırlayan  mütevazi bir başlangıç saydığım bu ilk Orhan Kemal ve Nazım Hikmet resmim, umarım yeni resimlerle devam eder, bir sergiye, sergilere ve bir kitaba doğru ilerler.