Köksal Çiftçi'nin, "Küresel sermaye basını karikatürle yollarını neden ayırdı?" başlıklı hacimli yazısı ise başlangıcından itibaren karikatürün iktidar eleştirisinde nasıl bir rol üstlendiğini çarpıcı tarihsel örneklerle aktararak sözü bugüne getiriyor. Dosyada ayrıca Aslı Alpar'ın karikatürde üretilen 'erkek egemen' dil eleştirisi, genç kuşağın başarılı karikatüristlerinden Cem Dinlenmiş'le Buket Demir'in söyleşisi, Hande Malgaç'ın alternatif bir mizah dergisi olarak Homur'u inceleyen yazısı yer alıyor. Dosyaya Evrensel gazetesi karikatüristi Sefer Selvi de çizgileri ile katılıyor. İonna Aggeli (Lale Alatlı çevirisiyle), Önder Karataş, Gülce Başer, Efe Duyan, Nazan Şahin, Bayram Türk, Ilgar Jahat, Çayan Okuduci, Uğur Karaca ve Hüseyin Köse'nin şiirleriyle katıldığı Yeni e'nin Ocak sayısında öyküler Adnan Özyalçıner, İsmail Doruk, Kenan Biberci, Selçuk Ügüten ve Fırat Turgut imzalı.Geçen yılın çağdaş sanat gündeminin en çok konuşulan olayları arasında yer alan 'Muz' olayını Hatice Yıldız'ın değerlendirdiği dergide FaFa Tiyatro oyuncuları Füruzan Aydın ve Aşkın Şenol'la oyunları "Biz İyi İnsanlarız"ı Kübra Yeter konuşuyor. Dergide ayrıca Mehmet Ergün'ün 'Ressam Cevdet', İlyas Tunç'un 'Çaydanlık', Serdar Özay'ın 'Bir Oyuncu Peygamber: Joker', Koray Feyiz'in 'Politik ve Estetik Olarak Enver Topaloğlu Şiiri' başlıklı yazıları yer alıyor. Dosyada bir yazısıyla yer alan çizerimiz Aslı Alpar, Dikenli Çizgiler’ine bu sayıda da devam ediyor.
Kitabevlerinin yanı sıra emekkitap.com, babil.com, odakitap.com, eganba.com adreslerinden dergi edinilebilir.
HANDE MALGAÇ
Homur Mizah Dergisi 1999 yılından itibaren yayımlamaya başlamış olsa da işçi
sınıfını temel gündemi yapan bir mizah dergisi çıkarma fikrinin kökleri 1970’li
yıllara dayanmaktadır. O dönemde Karikatürcüler Derneği’nin çalışmalarında,
çeşitli işçi eylemlerinde ve grevlerde birlikte hareket eden bir grup mizah
yazarı ve çizerinin birlikte yaptığı çalışmalarla bugün geniş sayıda yazar ve
çizere ulaşan Homur Mizah ve Karikatür
Grubu’nun temelleri atılmıştır. 1977 yılında ülke çapında büyük ses
getiren, politik ve kültürel hayata derin etkiler bırakan Büyük Grev esnasında
geliştirilen kolektif üretim pratiği ve o dönemde tuğladan örülmüş barakalar
olan grev çadırlarının duvarlarına çizilen duvar karikatürlerinde, gazetelerde
ve kitle örgütlerinin çıkardığı yayınlarda yayımlanan grev sürecini, işçilerin
taleplerini anlatan karikatürlerin üretim sürecinde kazanılan tecrübe, bugün
meyvesini 20 yıldır devam eden Homur
Mizah Dergisi olarak vermiştir.
Hem Büyük Grev sırasında hem de
1970’li yıllarda çıkan Politika Gazetesi’nin
mizah eki olan Politika’da Mizah’ı
hazırlarken birlikte çalışan mizahçıların o dönemde de bir dergi çıkarma
projesi vardır. Derginin adı, biçimi ve içeriğinin nasıl olacağına dair
tartışmalar yapılmış, ad olarak Sıra
seçilmiş, derginin rengi de işçi tulumundan esinlenerek mavi olarak
kararlaştırılmıştır ancak dergi basım aşamasına gelememiştir. O dönemki
çalışmalarda etkin biçimde yer alan ve Homur
Mizah ve Karikatür Grubu’nun üyesi olan çizer Canol Kocagöz’ün de
belirttiği gibi 70’lerin sonrasındaki bu deneyimlerle kazanılan becerilerle
bugün çıkarılan Homur Mizah Dergisi’nin
mayası atılmıştır.
1980 Darbesi’nin yarattığı yıkıcı ve
baskıcı ortamda bir araya gelmek zorlaşmış olsa da 1990’larda 70’li yıllarda
edinilen birlikte çalışma pratiği kendisini farklı organizasyonlar ve ürünlerde
yeniden gösterir. Zaman zaman yirmi kişiye ulaşan bir grup mizah yazarı ve
çizer sergiler, kartpostal çalışmaları, paneller, yarışmalar vb çalışmalarda
bir araya gelmektedir. 90’lı yıllar boyunca birlikte çalışan Homur Mizah ve Karikatür Grubu 17
Ağustos Depremi’nden sonra geliri depremzedelere bağışlanmak üzere Tabipler
Odasıyla birlikte bir kartpostal çalışması yapar. Bu çalışmayı İngiltere,
Almanya gibi yurt dışına da taşıdıkları “Küreselleşme,
Köleselleşme” gibi uluslararası konuların işlendiği bir karikatür sergisi
izlemiştir. Bu sergi yurtiçinde ve yurtdışında defalarca sergilenir. Grup daha
sonrasında da peş peşe sergiler düzenlemeye devam eder: Ruhi Su Sergi ve
kitabı, Nükleer Karşıtı Platformla birlikte Nükleer
Santrallere Hayır, Suyun
Ticarileşmesine Hayır Platformu ile Su
Yaşamdır-Yaşamımız Satılık Değildir, ayrıca Büyük Mizah Ustamız NASREDDİN HOCA’nın 700. Yaş günü, Deprem, BARIŞ
sergileri, Trabzon’da Mimarlar Odasıyla Kent, Kültür ve Demokrasi Forumu’nda
açılan sergi gibi.[1] Bu sergilerin
ortak özelliği farklı yerlerde açılması, demokratik kitle örgütleri ile beraber
hazırlanması ve panellerle desteklenmesidir.
Homur Mizah ve Karikatür Grubu sergilerin yanı sıra çeşitli
karikatür yarışmaları da düzenlemiştir: 2010 yılında Filistin Halkıyla
Dayanışma Derneği ile birlikte Londra’da öldürülen Filistinli karikatürcü Naci
El Ali adına düzenlenen Filistin konulu bir Uluslararası karikatür yarışması ve
2012 yılında da Üniversitemin Adı Var başlığı altında siyasi kişilerin
isimlerinin üniversitelere verilmesini eleştirmek için Eğitim
Sen İstanbul Üniversiteler Şubesi ile birlikte Altın Yumurta, Logo, Marş
Güftesi, Karikatür Yarışması, Yapı Sanat Evi
ile Adnan Yücel anısına düzenlenen GEZİ
konulu karikatür yarışması bunlara örnektir.
Yarışma ve sergilerin dışında Homur Mizah ve Karikatür Grubu
Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek bir tiyatro oyununun dekorunu ve oyunu
destekleyen arka planı oyuna özel olarak çizdikleri karikatürler ile
oluşturmuştur. Stanislav Stratiev’in Otobüs
adlı oyununu Türkiye tarihine uyarlayarak sahneleyen Yönetmen Arif Akkaya
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları ekibi ile birlikte çalışarak
ülkenin siyasi tarihini önemli dönemeçlerini ve oyunun kahramanlarını karikatür
olarak çizmişlerdir. Bu çizimler sahnede hem dekor olarak kullanılmış hem de
içlerinden seçilenler video yöntemleri ile hareketlendirilerek dönemin
toplumsal yapısının bir panoraması oluşturulmuştur.
Atsız
Köyün İşsiz Nalbantı HOMUR
1999 yılında 70’li yıllarda
temelleri atılan bir mizah dergisi çıkarma fikri yeniden canlanmıştır. 90’lı
yılların sonunda mizah dergilerindeki açmazlar, tek tarz benimsenerek yapılan
çizimler, ülkenin ve dünyanın politik ortamındaki keskin hava, basın
hayatındaki işten çıkartmalar, çevre, kadın ve sınıf mücadelesindeki yükselme
trendi, dergi çıkarma fikrini destekleyen koşullar olmuştur. Derginin ismi ilk
olarak o yıllarda sürmekte olan Kosova Savaşı’na atfen NOTA olarak
düşünülmüştür. NOTA çeşitli konuları ele alıp bu konulara mizah aracılığıyla
NOTA verme gibi bir içerik ile birleştirilecek bir broşür-dergi tasarısıdır.
Fakat daha sonra derginin ve mizah grubunun adının Homur olmasına karar
verilmiştir. İlk sayısı 19 Aralık 1999’da Evrensel Gazetesi’nin Cumartesi eki
olarak yayımlanan Homur bugüne kadar
87 sayı çıkarılmıştır. Homur’un 20
yıllık serüvenini iki ana döneme ayırmak mümkündür: Evrensel Gazetesi mizah eki
olarak yayımlandığı dönem ve kitle örgütleriyle birlikte hazırlanıp
yayımlandığı dönem. Evrensel Gazetesi’nin Cumartesi eki olarak hazırlanan ilk
44 sayıdan sonra Homur, farklı
dernek, oda, sendika ve platformlardan çıkarılmıştır.[2]
İlk bakışta Homur’u diğer mizah dergilerinden ayıran özelliği rengidir. Homur fıstıki yeşil renkte çıkar. Homur mizah anlayışı açısından Fransız
radikal mizahına yakındır. Homur
karikatür tarzı olarak grafik mizahı tercih etmektedir. Konuşma baloncuğu
olmayan tek karelik karikatürler derginin görsel yapısını oluşturmaktadır. Bu
karikatürlere zaman zaman fotoğraflar eklenmekte ve montaj tekniği ile fotoğraf
ve karikatür bir araya getirilmektedir. Homur’un
grafik mizaha yakın olmasının nedenlerinden biri de kültürlerarası farkı en aza
indirerek evrensel dili yakalamak istemesidir. Özelikle emek ve sermaye
çelişkisinin konu edildiği karikatürlerde Homur
özelinde evrensel bir dil yakalama hangi toplumsal hafıza ile örülmüş olursa
olsun sınıfın üyelerine hitap edebilme anlamına gelmektedir.
“Atsız Köyün İşsiz Nalbantı” sloganı
ile çıkan Homur, 2000’lerin sonunda
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK)’le çıkardığı sayılarda
sloganını değiştirerek “Homurdananların Senfonik Homurtusu”nu kullanır; ancak
daha sonra yine başlangıçtaki sloganı ile devam eder. Kitle örgütleri ile
birlikte hazırlandığı dönemde de Homur
mizah dergisi daha önce de belirtildiği üzere fıstıki yeşil renkte çıkar. 1999
– 2000 arasında Evrensel Gazetesi’nin mizah ekiyle diğer mizah dergileri ile
aynı boyutta basılan Homur kitle örgütleri ile birlikte hazırlandığı dönemde
günlük gazetelerden küçük ancak alışılmış mizah dergilerinden büyük kırık bir
boyda hazırlanmaktadır. Homur aynı
zamanda yayımlanma biçimi ile de diğer dergilerden ayrılır. Belirli bir rutin
ve yayıncı ile çıkmayan Homur, meslek
odaları, sendikalar ve çeşitli platformlarla birlikte hazırlanan bir dergidir.
Bu yöntem derginin hazırlanma sürecinde de etkili olmuştur. Derginin ele
alacağı konuya birlikte çıkarılacak kitle örgütü ile beraber karar verilir. Bu
süreçte o sayının ağırlıklı konusu ile ilgili tartışmalar ve konunun nasıl ele
alınacağına dair öneriler birlikte değerlendirilir.
Homur’un
dağıtımı da çıktığı kitle örgütü tarafından organize edilmektedir. Örgütler
bulundukları illerdeki temsilcilikler aracılığıyla bir dağıtım ağı oluşturur
oradan da daha geniş bir alana ulaşırlar. Homur’un
para ile satılmaması ve dağıtımının elden yapılması onu aynı zamanda kitle
örgütlerinin diğer emekçilere, bulundukları mekândaki diğer insanlara
ulaşmasının da bir aracı haline getirir. Homur
bu özelliğini şöyle sloganlaştırmıştır: “Siz Homur’u bulamazsınız ama Homur
gelip sizi bulur”.
Kitle örgütleri ile birlikte
çıkarılan sayıların yanı sıra Homur Mizah
ve Karikatür Grubu hazırladıkları özel sayılarla da toplumsal mücadelelere
destek vermekte ve bu mücadeleleri mizah aracılığıyla kayda almakta, bir arşiv
oluşturmaktadır. Haydarpaşa Garı için Haydarpaşa Mücadele Özel Sayısı,
Cerattepe-ARTVİN mücadelesi Özel Sayısı, Kazdağları’nda devam eden çevre
mücadelesi için Kazdağları Özel Sayıları, Nükleer Özel Sayısı,1 Mayıs Özel
Sayısı, Barış, 15-16 Haziran Özel Sayısı, Aziz Nesin’in doğum gününde çıkarılan
Özel Aziz Nesin sayısı bunlara örnek olarak sayılabilir.
İşçi sınıfı mücadelesini kendine
düstur edinen Homur, sayfalarında
işçi sınıfı ve mizahın tarihsel olarak çakıştığı örneklere yer verir ve
kendisini bu geleneğin temsilcisi olarak kabul eder. Homur Mizah Grubu, Markopaşa’nın
“Halk İçin Siyasi Mizah Gazetesi” ilkesini benimsemiş ve kimi özelikleri ile
hem biçim hem içerik olarak onun takipçisi olmuştur. Homur ürettiği mizahı
politik mizah olarak tanımlar ve kendisini Markopaşa’nın
tarz ve tavır olarak devamı olarak nitelendirir. Homur Mizah Grubu ile yapılan
bir söyleşide e belirttikleri üzere Homur’un
rehberleri “Halk İçin Siyasi Mizah” gazetesi anlayışı ile çıkan efsane mizah
dergisi Markopaşa’nın anlayışıdır.
Homur
güncel politikayı ve işçi mücadelesini konu edinmekle birlikte farklı kitle
örgütleri ve sendikaların desteği ile çıktığı sayılarında belirli temaları da
işlemektedir. Daha önce de belirtildiği gibi özellikle kitle örgütleri
döneminden itibaren birbirinden farklı konulara ağırlık verilerek çıkarılmıştır
fakat bu konu çeşitliliği içerisinde dikkati çeken nokta ele alınan konuların
gerek ekonomik gerekse toplumsal açıdan işçi sınıfını nasıl etkilediği ya da bu
konularda işçi sınıfının tavrının ne yönde olduğu/olacağına yapılan vurgudur.
Bu açıdan Homur’un ürettiği mizahta
takip edilen işçi imgesi toplumsal koşullarla paralel olarak kendini açıklamak
ve kendi durumunu anlamlandırmak üzerine kuruludur. Homur’un işçi sınıfının temsilini oluştururken ilk hedefi işçi
sınıfının kendi konumunu görselleştirerek toplumsallaştırmasıdır.
Politik yaşam, ekonomi, işçi –
işveren, emek- sermaye ve toplumsal mücadeleler Homur’un vazgeçilmez başlıkları olmuştur. Ancak Homur’u diğer mizah dergilerinden ayıran
temel nokta bu başlıkları ele alırken işçi sınıfı mücadelesine mizahın yoluyla
destek vermesidir. Emek ve sermaye arasındaki çelişkileri mizah yoluyla teşhir
ederken bunu kitle örgütleri ve emekçilerle iş birliği içinde yapmasıdır.
Türkiye’nin mizah tarihine bakıldığında emekçilerle birlikte kolektif biçimde
hazırlanan başka bir mizah dergisi örneğine rastlamıyoruz.
Homur Mizah ve Karikatür Grubu 21. yılına girerken üç sayısı iki
baskı yapmış, her sayısı 10 bin ila 50 bin arasında değişen trajlarda çıkan
dört yüze yakın yazar ile çizerin eserleriyle yarattığı Homur Mizah Dergisi’ne ek olarak Disk Birleşik Metal-İş Sendikası
yayını ile beraber küçük boyutta işçi evlerine giren, fabrikalarda ve grevlerde
dağıtılan HomurCUK mizah dergisi ile
Metal işçilerinin çocuklarına yönelik Kırmızı
Metal Karınca isimli bir çocuk dergisini çıkarmaya devam etmektedir. Kitle
örgütleri tarafından dağıtımı yapılan ve bayilerde bulunmayan Homur’un tüm
sayılarına homur.blogspot.com adresinden ulaşılabilir.
DOSYANIN TAMAMINI OKUYUN
YENİ-E MİZAH DOSYASI
YENİ-E MİZAH DOSYASI
[1] Trabzon’da açılan bu sergi ilk gün sabahında dönemin Belediye
Başkanı Orhan Feyzi Gümrükçüoğlu tarafından toplatılmıştır.
[2] Oda ve sendikalar arasında DİSK Genel Merkezi, DİSK MADEN SEN
Genel Merkezi, DİSK Birleşik Metal-İş Sendikası, HAVA-İŞ Sendikası, Nesin
Vakfı, Türk Tabipler Birliği, İstanbul Tabip Odası, KESK Eğitim Sen Genel
Merkezi, KESK Kültür Sanat-Sen, KÜRESEL
Bak, TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası, TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası, TMMOB
Mimarlar Odası İst Büyükşehir Şub, TMMOB İKK, TMMOB Harita ve Kadastro
Mühendisleri Odası İst Şb,Türkiye Gazeteciler Sendikası, Çağdaş Hukukçular
Derneği, 78 ler VAKFI Girişimi, Akşehir Nasreddin Hoca Derneği, Adli Tıp
Uzmanları Derneği, Yeşil Artvin Derneği gibi kitle örgütleri yer almaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder